Hayatımın yarısını buklelerimden nefret ederek geçirdim, ama onları sevmeyi öğrenmek kimliğimi şekillendirdi

Hayatımın yarısını buklelerimden nefret ederek geçirdim, ama onları sevmeyi öğrenmek kimliğimi şekillendirdi

Mezun olduğum zaman, saçlarım kısa kırpıldı ve üstte kıvrıldı (ki, evet yapmam daha çok babam gibi görünüyor). Kimliğime tam olarak adım atana kadar hala birkaç yıl alacaktı, ancak vücudumu nasıl giydireceğimi ve daha büyük göğüsler ve daha geniş kalçalarla nasıl rahat olacağımı bulmakla mücadele ederken, kim olduğum için ne anlama geldiğini denedim. Buklelerimi evcilleştirmek için daha az zaman ayırmak, içgözlem, yazmak, kitap okumak ve dışarı çıkmak için daha fazla zaman anlamına geliyordu. Saçlarımla savaşmak yerine, kişiliğimin parçalarını dışarı çıkarmanın yollarını aramaya başladım: Birkaç dövme aldım, kıkırdağımı deldim, parlak renkler giydim ve saçlarımı kırmızıya boyadım. En çok satan kitabında, Evcilleştirilmemiş, Glennon Doyle şöyle yazıyor: "Bir kadın nihayet dünyayı memnun etmenin imkansız olduğunu öğrendiğinde, kendini nasıl memnun edeceğini öğrenmekte özgür olur."Ve bu benim için kesinlikle böyleydi.

2020 kilitleme sırasında kendilerini stilistlerinden uzaklaştırmak zorunda kalan birçok insan gibi, saçlarımla olan ilişkim bir kez daha karantinada değişti. Durgunluk aylarında saçlarım daha uzun büyüdü ve küçük kilometre taşlarını bir at kuyruğuna koymak gibi kutladım. Sadece bir kez kendim kestim, ama işler farklı hissettim-saçımı kesmenin kendimden ayrılmanın bir yolu olduğunu fark etmiştim ve bir zamanlar bir ritüel olanı gerçekleştirmenin şimdi başka birinin üzerinde deniyormuşum gibi hissettim Kendimi bulmama yardımcı olacağı umuduyla kimlik.

Şimdi, eşim (bir Curly kız arkadaşı) sık sık bana saçlarımı ne kadar sevdiğini söylüyor ve kalın, vahşi ve (bazı günlerde) asi doğaya eğildiğim için beni asla güzel hissettirmiyor. Son birkaç aydır büyüyordum, beni duvara sürüklemeden ne kadar süre tutabileceğimi veya saatlerce süren süzme gerektirmeyi deniyorum. Ve süreç boyunca saçlarım kişiliğimin bir uzantısı haline geldi: canlı, cesur ve kabarık. Yıllarca herkese benzemeye çalıştıktan sonra, sonunda bana benziyorum. Ve ben tam olarak olmak istediğim kimim.